Bebek Rehberi

2 Aylık Bebek Kilosu ve Gelişimi

2 aylık bebek gelişiminin genel özellikleri

  1. Uyku temelleri: 2 ila 4 aylık bebeklerin, 24 saatlik bir süre içinde 14 ila 17 saat uykuya ihtiyacı vardır, genellikle her iki ila dört saatte bir yemek yemek için uyanırlar.
  2. Beslenme temelleri: Bebekler bu yaşta istedikleri kadar beslenmelidir. Ancak burada uyulması gereken genel kural, her üç ila dört saatte bir 300ml anne sütü veya bebek mamasının verilmesi gerektiğidir.
  3. Bilmeniz gerekenler: 2 ila 3 aylık bebekler tipik olarak henüz ayrılık kaygısı yaşamazlar ve yeni insanlara karşı temkinli olmazlar.

Konu öğrenmeye gelince, kimse bunu bir bebekten daha hızlı yapamaz. Bebeğinize; parlak renkli oyuncaklar, renkli çıngıraklar, müzikli oyuncaklar ve bebeğinizin oynayabileceği diğer şeyler gibi birçok duyusal uyarıcı sağlayarak yardımcı olabilirsiniz. Çünkü bebekler yüksek kontrastlı desenlerden ve parlak renklerden etkilenmektedir.

Ancak çoğu konuda aşırıya kaçmamaya özen göstermeniz gerekir. Bir bebeğin algı ve ihtiyaçları çok hızlı bir şekilde değişebilir. Yani bebeğiniz huysuzlanmaya veya kıvranmaya başlarsa; size doyduğunu veya artık oynamak istemediğini bildiriyor demektir. Ayrıca iki aylık minik ve şirin bebeğiniz, anlaşılmaz olsa da bu durumda bile size bir şeyler söylemeye çalışacaktır.

Bununla beraber 2 aylık bebekler, bu süreçte gülümsemeye de başlayacaktır. Ancak bu gülümseme, normal insanların yaptığından daha farklı olarak, biraz maskaralık içeren ve belki de mutluluktan haykıran tiz seslerde içeren bir gülümseme olabilir. 2 aylık bebek gülümsemesi muhtemelen hem anne hem de baba için dünyanın en güzel sesidir.

2 aylık bebek için tehlikeli olmayacak şekilde bir ayna da ayarlayabilirsiniz. Bu yaştaki bebekler, aynada kendilerine baktıklarının farkında olmasalar da kendi yansımalarını büyüleyici bulurlar ve hatta onlara bakan o tatlı arkadaş sandıkları kişiye neşeyle gülümseyebilirler.

2 aylık bebeğinizin kilosu ve fiziksel gelişimi

2 aylık bir kız çocuğunun ortalama ağırlığı 5 kilogram; 2 aylık ortalama erkek bebek 5,5 kilogram ağırlığındadır. Boy ortalamaları kızlar için 57 santimetre ve erkekler için 59 santimetredir.

Tüm bu büyüme oranları, bebeğinizin yediği sıvı gıdalarla yakından bağlantılıdır. Bu yaşta hem mamayla hem de anne sütü ile beslenen bebekler, tipik olarak her üç ila dört saatte bir 100 ml ila 170 ml arasında mama veya süt emer. Emziriyorsanız, 24 saatlik bir süre içinde yaklaşık 6 ila 10 kez emzirmeyi normal bulmalısınız.

Tüm bu yemeye rağmen, küçük bebeğiniz her gün daha az dışkı yapmaya başlayacaktır. Aslında, bebeğiniz bir veya iki gün kakasını yapmazsa endişelenmeyin. Bunun nedeni, bebeklerin büyüdükçe bağırsaklarının da büyümesi ve atıkların dışarı çıkmadan önce daha uzun süre içeride kalmasıdır. Eğer bebeğinizin kakası düzenli olarak oluyorsa, bir günlük bir ara endişelenecek bir durum değildir.

2 aylık bebeğinizin doktor kontrolü

Bebeğinizin fiziksel ve zihinsel gelişimindeki gelişmeler, düzenli olarak yapılacak doktor kontrollerinde incelenir. Doktorunuz, bu kontrollerde bebeğinizi genel bir sağlık muayenesinden geçirecek ve gelişimiyle ilgili size sorular soracaktır.

Ayrıca düzenli olarak yapacağınız bu tıbbi kontrollerde, bebeğinizde oluşabilecek olası hastalık veya durumların önceden teşhisi için, gerekli adımların da atılmasını sağlamış olursunuz. 2 aylık bebeğinizin tıbbi kontrolleri sırasında doktorunuzun yapacağı uygulamalar aşağıdakileri içerebilir.

  1. Doktor kontrolü:
    Küçüğünüz; ağırlık, uzunluk ve baş çevresi kontrolleriyle birlikte fiziksel bir muayeneden geçecek ve şimdiye kadar öğrendiklerini sergileme şansı bulacaktır. Doktorunuzun bebeğinizin gelişimiyle ilgili sorabileceği bazı sorular şunları içerebilir: Bir gülümsemeye yanıt olarak gülümseyip gülümsemediğini, ellerini fark edip etmediğini ve bir sese doğru yönelip yönelmediğini veya tepki verip vermediğini sorabilir.
  2. DTaP aşısı:
    2. aydan itibaren bebeğiniz bu kontrolde; difteri, tetanos ve boğmacaya karşı koruma sağlayan beş doz DTaP aşısının ilkini alacaktır.
  3. Hib aşısı:
    Hib aşısı, bebeğinizi, 5 yaşın altındaki çocuklarda bakteriyel menenjitin başlıca nedeni olan hemofilus influenza tip b (Hib) hastalığından korur.
  4. Bebeklerde krup:
    Krup hastalığı, ses ve nefes borusunda iltihaplanmaya neden olan, viral bir enfeksiyondur. Bu da ses tellerinin şişmesine, sert ve havlamaya benzer bir öksürüğe yol açar. Krup genellikle burun akıntısı, sinirlilik ve muhtemelen ateş gibi soğuk algınlığı semptomlarıyla başlar. Doktorunuz yapacağı muayenede bu gibi belirtiler gördüğü takdirde, derhal tedaviye başlayacaktır.

Bebeğinizi uyutmak için yapmanız gerekenler

Bir bebeği sallanan beşikte, yatakta veya koltukta uyutmaya çalışmak, bir anne için muhtemelen hayatın en sevilen ve en eski ritüellerinden biridir. Hem sizin hem de bebeğiniz için derinden sakinleştirici bir deneyimden olan bu durum, bebeğinizin sizi olan güveninin ve bağının artmasını da sağlamaktadır.

Bununla birlikte her zaman için bu ritüele yeteri kadar zaman ve enerji bulamayabilirsiniz. Özellikle geceleri uyumak istediğinizde modern hayat, size bağlı olmayan sallanma seçenekleri de sunar. Bebeğiniz huysuzlaştığında, onu otomatik bir bebek salıncağına veya titreşimli sallanan koltuğa koymayı düşünebilirsiniz.

Bu cihazlar için, yaş ve ağırlık kısıtlamalarına dikkat etmeli, üreticinin sağlayacağı güvenlik talimatlarına da uyduğunuzdan emin olmalısınız. Böylece siz de bebeğinizle beraber iyi bir uyku çekmenin yolunu bulmuş oluyorsunuz.

Ayrıca bebeğiniz, ileride uykuya dalmak için sallanmaya bağımlı hale gelebileceğinden, ona kendi kendisini sallama alışkanlığı kazandırmamaya çalışın. Böylece, yeteri kadar sallandığında uykunun eşiğine gelecek ve ardından yatağında güzel bir uyku çekecektir.

Uygun yatak yüksekliği

Bebeğinizi yatırırken sırtınızı zorluyorsanız, yatak yüksekliğini ayarlamanız gerekebilir. Bebeğinizin hareket kabiliyeti henüz gelişmemişken, yatak yüksekliği belinize yakın bir mesafede ayarlayabilirsiniz.

Bebeğinizin uykuya dalışının mümkün olduğunca yumuşak olmasını isteyeceğiniz bu evrede, yatağı daha yüksekte konumlandırmak bu bakımdan daha iyi olacaktır. Ayrıca uyanma ve ağlama seslerini daha iyi duymanıza yardımcı olabilir.

Ancak bebeğiniz oturma ve yukarı çekme gibi yeni hareketlilik aşamalarına ulaştığında, devrilme ve düşmeyi önlemek için yatağı alçaltmak önemlidir.

Bebek masajı

Bebeğinize masaj yapmak, ikiniz için de harika rahatlatıcı olabilir. Aslında bu, bebeğinizin ağlamasını yatıştırmanın veya gazını çıkarmanın harika bir yoludur.

Losyon veya özel bebek masaj yağları ile de deneyebilirsiniz, ancak çoğu zaman bunlar gerekli değildir. Nazik bir dokunuşla, bebeğinizi gıdıklamayacak şekilde masaj yapabilirsiniz. Bebeğinizin göğsünü merkezden dışa doğru ovun ve bebeğinizin karnında, göbek deliğinin çevresinde küçük daireler çizin.

Bebeğinizin kollarını ve bacaklarını yavaşça hareket ettirin, her bir uzvu sırayla hareket ettirin. Bacaklarını karnına doğru nazikçe bükün ve geri çekin, bu hareketi birkaç kez tekrarlayın. Sonra o küçük yumrukları açın, avuçlarını ve parmaklarını hafifçe ovalayın. Bebeğin ayak tabanlarına masaj yapın ve ayak parmaklarını nazikçe aralayın.

Bebeği karnının üzerine çevirin ve sırtını dairesel hareketlerle ovun, hafifçe vurarak gazını da çıkarabilirsiniz. Bebeğiniz karın üstü durmak istemiyorsa, onu omzunuza alabilir veya yana doğru çevirerek de sırtına masaj uygulayabilirsiniz.

Doğum sonrası vücut değişiklikleri

Ayaklarınız beklediğinizden daha fazla şişebilir veya bir numara daha büyüyebilir. Yeni bedeninize alışmanız ve normal beden ölçülerinize dönmeniz kolay olmayabilir. Bunun için sabırlı olmalı ve kendinize toparlanmanız için gereken zamanı tanımalısınız.

Doğum sonrasında yaşayabileceğiniz diğer bir vücut değişikliği kalçalarınızın genişlemesidir. Ayrıca meme uçlarınız da daha koyu ve daha büyük olabilir.

Yaşadığınız fiziksel değişimlerden dolayı psikolojik olarak kendinizi kötü hissedebilirsiniz. Ancak bebeğinizin tatlılığını, size gülüşlerini ve küçük kucaklamalarını düşünerek mutlu olmaya çalışmalısınız. Bebeğinizin ve kendi sağlığınızı ön planda tutacak şekilde, etkili bir spor ve diyet programıyla eski halinize dönebileceğinizi de unutmamalısınız. Bu süreçte eşinizden de gerekli psikolojik desteği aldığınızdan emin olun.

Bebek çantasında olması gerekenler

Bu temel ürünleri bebek çantanızda bulundurarak, olabilecek durumlara karşı her zaman hazır olduğunuzdan emin olabilirsiniz:

  1. Çocuk bezi:
    Kaç tane kullanacağınız; ne kadar süre dışarıda kalacağınıza, bebeğinizin kaç yaşında olduğuna ve nasıl hissettiğine bağlı olarak değişebilir. Örneğin, bebeğiniz ishal olduysa ve dışarı çıkmanız gerekiyorsa bu durumunuza göre ihtiyacınızı şekillendirmelisiniz. Ayrıca bebek bezinin artı bir kuralına uymayı unutmayın. Daima ihtiyacınız olacağını düşündüğünüzden bir tane daha fazla bebek bezi alın.
  2. Islak ve kuru mendil:
    Bebek bezlerini değiştirirken, ellerinizi temizlerken veya kıyafetlerinizden bebeğinizin tükürük lekelerini çıkarırken kullanmak için, çantanızda ıslak mendil bulundurmalısınız. Diğer yaşanacak koşullar olan; terleme, ağız akıntısı veya ellerinizi kurulamak için de kuru mendile ihtiyacınız olabilir.
  3. Bebek pudrası veya merhem:
    Bu ürünleri, pişik oluşumunu önlemeye yardımcı olmak için kullanabilirsiniz. Ayrıca olası bir kızarıklık oluşması durumunda bebeğinizin poposunu yatıştırmak için de kullanabilirsiniz.
  4. Bebek altı değiştirme pedi:
    Çantanızda tek kullanımlık bir çeşit veya yıkanabilir, silinebilir bir alt değiştirme pedi bulundurmalısınız. Gerektiğinde bir havlu veya bez bebek bezi kullanabilirsiniz, ancak dikkatli olmalısınız. Bunlar su geçirmez değildir dolayısıyla değiştirdiğiniz zemini, halıları veya mobilyaları yeterince koruyamaz.
  5. Ekstralar:
    Ne kadar süre dışarıda kalmayı planladığınıza bağlı olarak, mevsime uygun bir örtü veya battaniye, kirli bezler için çöp torbası ve emzirmiyorsanız bir şişe mama eklemeyi unutmayın. Ayrıca oluşabilecek herhangi bir durum için mutlaka yanınıza bebeğiniz için yedek kıyafet almalısınız. Elbette kendiniz için bir şişe su ve atıştırmalık almayı da unutmamalısınız.

Anne sütü sağma ve saklama

Anne sütü sağma ve saklama fikri sizi biraz şaşırtabilir. Ancak çalışan anneler için bu yöntem oldukça avantajlı olabilir. Bununla beraber bir yere gitmeniz gerektiğinde veya bebeğinizi emzirecek bir ortam bulamamanız halinde bu yöntem oldukça işinize yarayacaktır.

Anne sütü sağmaya başlamadıysanız veya henüz bebeğinize biberon vermediyseniz, bebeğinizi biberona alıştırmak için muhtemelen birkaç haftaya ihtiyacınız olacaktır. Sütünüzü sağmaya başladığınızdan hemen sonra kullanmayacaksanız, mümkün olan en kısa sürede dondurmayı veya serin ve ışık almayan bir ortamda saklamayı unutmamalısınız.

Sütünüzü, bir el pompası kullanılarak ya da pille çalışan veya elektrikli bir pompa kullanılarak sağabilirsiniz. Elektrikli pompa size korkutucu görünebilir ayrıca bir süt çiftliğinin otomatik sağım makinelerini hatırlatabilir ancak size zarar vermeyecektir.

Elektrikli pompalar el pompalarından biraz daha gürültülüdür, ancak göğüsleri daha etkili bir şekilde uyarır ve daha hızlı sağım yapar. Ayrıca zamandan tasarruf etmek için iki göğsünüzü de pompalayabilir ve sütünüzü saklayabilirsiniz.

Bebek fotoğraf albümü

Bebeğinizin en önemli anlarını veya sıradan hallerini ileride tekrar hatırlamak için en uygun yöntem, bir fotoğraf albümü oluşturmaktır. Büyüdüğünde çocuğunuzun, bebeklik fotoğraflarına bakmak isteyebileceğinizi düşündüğünüzde bu gayet makul bir uğraş olacaktır. Gün ışığı olduğu sürece ister akıllı telefon ister birinci sınıf bir fotoğraf makinesi kullanıyor olun, doğal ışıkta en güzel bebek fotoğraflarını çekebilirsiniz.

İşte mutluluğunuzun kaynağı olan bebeğinizin harika bir fotoğrafını çekmek için bazı ipuçları:

  1. Bir pencerenin veya cam kapının önüne, ışığı bebeğinizin arkasına alarak fotoğrafını çekebilirsiniz.
  2. Küçüğünüzü yere bırakın ve yukarıdan bir elinizle yakalamaya çalışıyor gibi görünün. Diğer elinizde de fotoğrafı çekin.
  3. Başka bir ipucu: Fotoğrafçılar çekim yaparken kuzeye bakan pencereleri seçerler çünkü çok sert veya göz kamaştırıcı olmayan güneş ışığını burada yakalayabilirler. Fotoğraflarınızı çekmek için günün doğru zamanını bekleyerek benzer sonuçları siz de kendi evinizde alabilirsiniz.
  4. Gözlerini kısmasını önlemek ve gölgeleri en aza indirmek için, sabahları batıya bakan bir pencerenin önünde veya öğleden sonra doğuya bakan bir pencerenin önünde bebeğinizin fotoğrafını çekebilirsiniz.
  5. Dışarıda çekim yapmak da iyi bir seçenektir. Bazı fotoğrafçıların sihirli saat dediği, genellikle gün doğumundan sonraki ilk saat veya gün batımından önceki son iki saat olan zamanı tercih edebilirsiniz. Bu saatlerde ışık daha yumuşak ve sıcak, gölgeler de daha uzundur.

YASAL UYARI! Sitemizde bulunan yazılar tamamen ön bilgi amaçlıdır ve herhangi bir yönlendirme, tavsiye taşımamaktadır. Hiçbir ilacı, tedaviyi ya da sağlığınızla ilgili herhangi bir şeyi, doktorunuzdan habersiz uygulamamalısınız. Bu konuda tüm sorumluluk ziyaretçiye aittir.
Kaynak
whattoexpect.com

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu