Ağızda Acı Tat Neden Olur? 10 Önemli Neden ve Yapılması Gerekenler
Ağızda acı tat; kötü ağız hijyeni veya bazı ilaçların kullanımı gibi basit sorunlardan, mantar enfeksiyonu veya reflü gibi daha ciddi sorunlara kadar çeşitli nedenleri olabilen bir rahatsızlıktır. Ayrıca sigara kullanımı ağızda birkaç dakikayla birkaç saat arasında süren acı bir tat da verebilir. Tipik olarak bu tür tat değişikliği, diğer yiyecekleri yedikten, su içtikten veya dişlerinizi fırçaladıktan sonra düzelmektedir.
Bununla birlikte, ağızda acı tat uzun süre devam ediyorsa veya çok sık ortaya çıkıyorsa, semptoma neden olabilecek herhangi bir hastalık olup olmadığını belirlemek ve uygun tedaviye başlamak için, ilk adım olarak aile hekiminize veya bir gastroenteroloğa görünmeniz gerekebilir.
1- Kötü ağız hijyeni
Kötü bir ağız hijyenine sahip olmak, özellikle uyandıktan sonra ağızda acı tat oluşmasının en yaygın nedenidir. Bu durum; dil, diş ve diş etlerinde tükürük ve bakteri birikmesi sonucu ağız kokusuna ve dolayısıyla ağızda acı tat oluşmasına neden olmaktadır.
Yapılması gerekenler:
Ağızda acı tat hissini gidermek için dişlerinizi fırçalayabilirsiniz. Bununla birlikte rutin olarak, uyandıktan sonra ve yatmadan önce olmak üzere günde en az 2 fırçalamaya özen gösterin. Ayrıca dilinizi iyi fırçalamanız da çok önemlidir, çünkü dilin beyaz olmasına neden olduğu bilinen ölü bakteri hücrelerinin birikmesi, ağızda acı tat oluşumunun ana nedenidir.
2- Antibiyotik veya antidepresan kullanımı
Yutulduğunda vücut tarafından emilen ve tükürüğe salınan, tadın değişmesine ve ağzın acılaşmasına neden olan bazı ilaçlar vardır. Bazı örnekler arasında; tetrasiklinler gibi antibiyotikler, allopurinol, lityum gibi gut ilaçları veya bazı kalp rahatsızlıklarını tedavi etmek için kullanılan ilaçlar yer alır. Ayrıca antidepresan kullanan kişilerde tat alma tomurcukları daha kapalı olduğu için, ağızda acı tat hissine ve ağız kuruluğuna da sahip olabilirler.
Yapılması gerekenler:
Genellikle bu tür ilaçları aldıktan birkaç dakika sonra, ağızda acı tat kaybolur. Ancak bu durum sürekli ve rahatsız ediciyse, bu tür yan etkilere neden olmayan başka bir ilaç kullanma olasılığını değerlendirmek için doktorunuza danışabilirsiniz.
3- Hamilelik
Ağızda acı tat hissine neden olan disguzi (ağızdaki tat bozuklukları), hamileliğin ilk üç ayında birçok kadın tarafından görülen oldukça yaygın bir semptomdur. Bu tat bozukluğu, kadının vücudunda meydana gelen ve damağı daha duyarlı hale getiren hormonal değişiklikler nedeniyle meydana gelmektedir. Bu tat bozukluğunu yaşayan bazı hamile kadınlar, ağızlarında kötü, metalik, tuzlu, bayat ve bozuk bir tat olduğunu ifade edebilirler.
Yapılması gerekenler:
Ağızdaki acı tadı gidermenin harika bir yolu limonata içmek veya limonlu dondurma yemektir. Genellikle bu değişiklik sadece birkaç gün sürer ve sonra kendiliğinden kaybolur.
4- Vitamin takviyesi kullanımı
Çinko, bakır, demir veya krom gibi yüksek miktarda metalik madde içeren bazı vitamin takviyeleri, ağızda acı tat veya metalik hissine yol açabilirler. Bu yan etki çok yaygın görülür ve genellikle takviye alınan vitamin, vücut tarafından tamamen emildiğinde ortaya çıkmaktadır.
Yapılması gerekenler:
Böyle durumlarda vücudun takviyeyi emmesine izin vermek için birkaç dakika beklemelisiniz. Ağızda acı tat çok yoğunsa veya çok sık geliyorsa, dozu azaltmayı veya takviyeleri değiştirmek için doktorunuza danışabilirsiniz.
5- Gastroözofageal reflü
Reflü; mide içeriği yemek borusuna ulaştığı zaman ortaya çıkar ve sindirim başladıktan sonra ağza asit taşıyarak ağızda acı tat ve hatta kötü bir koku bırakır.
Yapılması gerekenler:
Midede asit üretimini artırdıkları için, çok yağlı veya sindirimi zor yiyecekler yemekten kaçınmalısınız. Ayrıca midenin kapanmasını zorlaştırdığı için, yemekleri karıştırarak yemekten kaçınmak da önemlidir.
6- Hepatit, yağlı karaciğer veya siroz
Karaciğer düzgün çalışmadığında, vücutta normalde karaciğer tarafından üreye dönüştürülen ve idrarla atılan toksik bir madde olan amonyak, yüksek miktarda kanda birikmeye başlar. Bu artan amonyak seviyeleri, balık veya soğana benzer ağızda acı tat değişikliğine neden olur.
Yapılması gerekenler:
Karaciğer sorunlarına genellikle, mide bulantısı veya aşırı yorgunluk gibi başka semptomlar eşlik eder. Bu nedenle karaciğer hastalığı şüpheniz varsa, tanıyı doğrulamak için, doktora veya bir hepatoloji uzmanına danışılmalı, gerekirse tedaviye başlanmalıdır.
7- Soğuk algınlığı, sinüzit ve diğer enfeksiyonlar
Soğuk algınlığı, nezle (rinit), sinüzit veya bademcik iltihabı gibi üst solunum yolu enfeksiyonları, bu tip enfeksiyonların bakterileri tarafından üretilen maddeler nedeniyle, ağızda acı tat hissine neden olabilirler.
Yapılması gerekenler:
Bu durumlarda günde en az 2 litre su içmek, acı tadın hafiflemesine yardımcı olduğu ve iyileşmeyi kolaylaştırdığı için önemlidir. Bununla birlikte, spesifik nedeni belirlemek ve uygun tedaviyi başlatmak için bir aile hekiminize danışmak önemlidir.
8- Diyabetik ketoasidoz
Diyabetik ketoasidoz, kandaki yüksek miktarda glikoz ve hücrelerin içindeki düşük miktardaki glikoz nedeniyle, vücudun düzgün çalışması için yeterli enerjiyi sağlama girişiminden dolayı daha fazla keton cisimlerinin üretildiği bir diyabetin sonucudur.
Kanda dolaşan keton cisimlerinin daha fazla olması nedeniyle; ağızda acı tat, yoğun susuzluk, ağız kokusu, ağız kuruluğu ve zihinsel karışıklık gibi bazı belirti ve semptomların ortaya çıkmasıyla algılanabilen kan pH’ında bir düşüş gerçekleşmektedir.
Yapılması gerekenler:
Diyabetli kişinin kan şekerinin düzenli olarak ölçülmesi önemlidir. Kandaki şeker miktarının normalden 3 kat fazla olduğu tespit edilirse, ketoasidozun göstergesi olduğu için hemen acil servise veya hastaneye gitmesi son derece önemlidir. Hastanede, kişi gözlem altına alınır ve kanındaki glikoz miktarını azaltmak için doğrudan damar yoluyla insülin ve salin verilir.
9- Yanan ağız sendromu
Yanan ağız sendromu, ağız boşluğu boyunca sürekli ağrı ve yanma hissiyle karakterize kronik bir durumdur. Ek olarak, tükürük eksikliği nedeniyle ağız kuruluğu ve ağızda acı tat veya metalik bir tat gibi başka semptomlara da neden olabilir.
Bu sendrom, esas olarak menopoz veya menopoz sonrası kadınları etkileyebilir. Ancak mantar, viral veya bakteriyel enfeksiyon, tükürük bezi sorunları, ağız yaralanmaları veya şeker hastalığı gibi hastalıklar, hormonal bozukluklar, demir, çinko eksikliği ve B12, folat gibi vitamin eksikliğinin bir sonucu olarak da ortaya çıkabilir.
Yapılması gerekenler:
Yanan ağız sendromu şüpheniz varsa, olası nedeni belirlemek için bir doktora görünmelisiniz. Çünkü sendrom bir hastalığa bağlı olarak ortaya çıktıysa, tedavi aşaması var olan hastalığı iyileştirmeye yönelik olacaktır.Sendromun herhangi bir hastalıkla ilişkili olmadığı durumlarda, klonopin etkin maddesi içeren benzodiazepin grubu ilaçlar, lipoik asit takviyeleri ve kapsaisin, antikonvülzanlar (antiepileptik ilaç) veya trisiklik antidepresanlar ile semptomların giderilmesi amacıyla yapılan tedaviler, doktor tarafından önerilebilir.
10- Kemoterapi ve radyoterapi
Kemoterapide kullanılan bazı ilaçlar ağızda acı tat bırakarak, ağız yapısında bulunan tat tomurcuklarına zarar verebilir. Dolayısıyla kişide tat değişiklikleri meydana gelebilir. Benzer şekilde, baş ve boyun bölgesinde bulunan kanseri tedavi etmek için yapılan radyasyon tedavisi, radyasyona karşı çok hassas oldukları için tat tomurcuklarına zarar verebilir. Böylece kişide ağız kuruluğunu ve acı tadı daha da kötüleştirebilecek ağızda ve boğazda ağrıya neden olabilir.
Yapılması gerekenler:
Ağızda acı tat genellikle tedavi sona erdikten sonra, 3 ila 4 hafta içinde düzelir. Bununla birlikte, şeker veya sakız çiğnemek, konserve yiyeceklerden kaçınmak, yiyecekleri doğal bitkilerle tatlandırmak, ağzınızı temiz tutmak ve yiyecekleri oda sıcaklığında yemek gibi yöntemlerle rahatsızlığınızı azaltabilirsiniz.